O zaman mutfağa biraz daha kıpır katıyoruz, hem de en kolayından! Öyle uzun uzadıya malzemeler, karmaşık tarifler yok bu sefer. Aniden misafir mi geldi, canın şöyle tez elden bir şeyler mi çekti, ya da sadece mutfakta biraz neşelenmek mi istedin? İşte tam tencereye, tavaya sığdıramayacağın kadar lezzetli ve eğlenceli, kolay tarifler! Hazır ol, mutfakta bir kahkaha tufanı başlıyor!
Bizim oralarda hayat biraz spontanedir bilirsin. Çalgılar birden çalmaya başlar, sofralar bir anda kurulur, kapı çalınır ve "Aaa kimler gelmiş!" nidalarıyla ev dolar. İşte tam da o anlar için, elinin altında her daim bulunması gereken, "aman ne pişirsem" derdine son veren, yüzünü güldüren, karnını doyuran en kolay tarifler! Öyle şef olmak falan gerekmez, yeter ki kalbinde biraz neşe, ruhunda biraz lezzet aşkı olsun!
Haydi Koy Çay Suyunu: Patatesli Neşe Topları (Yani Hızlı Mücver!)
Bu öyle bildiğin sıkıcı mücverlerden değil! Bu, içine biraz kahkaha, biraz sohbet katılmış hali. Çay demlenene kadar hazır olacak, sıcak sıcak mideye inecek neşe topları bunlar. Çocuklar da bayılır, büyükler de! Sanki mutfakta küçük bir Roman düğünü coşkusu!
Bizim Hüsniye Teyze'nin işi gücü belli olmazdı. Ne zaman kapısını çalsan ya mangalda balık pişirir, ya da elinde rendelenmiş patatesle seni karşılardı. "Aman canım, oturun hele, şimdi size bir neşe topu yapıvereyim!" der, iki dakikada sofrayı donatırdı. İşte bu tarif, Hüsniye Teyze'nin o bereketli ellerinden çıkma!
Malzemeler (Göz Kararı, Çok Takılma Ölçülere!):
* Birkaç tane patates (orta boy, rendelenmiş)
* Bir tane yumurta (mutlaka olsun, o bağlayıcı kuvvet!)
* Bir tutam maydanoz (kıyılmış, yeşillik şart!)
* Biraz un (çok az, sadece toparlasın diye)
* Tuz, karabiber (lezzet katıcı ikili)
* İsteyen biraz pul biber de atabilir, acı candır!
* Kızartmak için sıvı yağ (bol kepçe!)
Yapılışı (Dans Ederek, Şarkı Söyleyerek!):
* Patatesleri rendele. Rendelerken geleceğe dair güzel hayaller kur, yemeğin lezzetine yansır!
* Rendelenmiş patateslerin suyunu iyice sık! Bu önemli, yoksa cıvık olur neşe topların. Suyunu sıkarken sanki dertlerini sıkıp atıyorsun gibi düşün!
* Geniş bir kaba patatesleri, yumurtayı, kıyılmış maydanozu, tuzu, karabiberi ve pul biberi at.
* Şimdi gel faslın en keyifli yerine: Karıştır! Ama parmaklarınla, sevgiyle! Mutfak tezgahında küçük bir ritim tutabilirsin bu arada.
* Unu azar azar ekle. Öyle çok katı olmasın kıvamı, ama dağılmasın da. Sanki hamur değil, mutluluk yoğuruyorsun!
* Tavaya bolca sıvı yağ koy, altını aç, yağ ısınsın cızırtılar gelsin!
* Kaşık yardımıyla veya elinle küçük toplar yapıp dikkatlice tavaya bırak. Sanki sıcak denize küçük taşlar atıyorsun!
* Altın rengi olana kadar iki tarafını da güzelce kızart. Kızaran her top, sofrana gelecek bir neşe!
* Fazla yağını çekmesi için kağıt havlu üzerine al.
Servis (Güleryüzle!): Yanında sarımsaklı yoğurt olursa değmeyin keyfine! Tek başına da şahane gider, çayın yanına zaten efsane!
Dolapta Ne Varsa Güvece: Şipşak Sebze Şöleni
"Aman evde hiçbir şey yok!" deme sakın! Buzdolabını aç, ne bulursan çıkar. Birkaç parça sebze, biraz salça, baharat... Gerisi fırının sihri! Bu tarif, doğaçlama sevenlere, elindekini değerlendirmekte usta olanlara gelsin. Sanki tencere değil, bir sihir kutusu bu!
Bizim Pembe Hala'nın evi her daim kalabalık olurdu. Bir bakarsın komşular gelmiş, bir bakarsın uzak yoldan akrabalar çıkıp gelmiş. Pembe Hala hiç telaş etmezdi. Dolabı açar, ne bulursa doğrar, güvece atar, fırına sürerdi. "Bu da böyle şipşak bir lezzet işte, afiyet olsun canlarım!" der, göz kırpardı. Bu tarif, Pembe Hala'nın o pratik zekasından ilham aldı.
Malzemeler (Dolaptan Ne Çıkarsa!)
* Birkaç çeşit sebze (patates olur, kabak olur, patlıcan olur, havuç olur, biber olur, soğan olur... Ne bulursan!) - iri doğranmış
* Birkaç diş sarımsak (doğranmış, lezzetin sırrı!)
* Biraz zeytinyağı (lezzetlendirici)
* Bir yemek kaşığı kadar domates salçası (renk ve tat versin)
* Tuz, karabiber, pul biber (cesur ol baharat konusunda!)
* İstersen kekik, nane gibi sevdiğin baharatları da ekle.
* Çok az sıcak su (kurumasın diye, gerekirse)
Yapılışı (Güvece Konuşarak!):
* Sebzeleri yıka, temizle ve iri iri doğra. Öyle jilet gibi doğramana gerek yok, neşeli sofraların salaşlığı yakışır bu yemeğe.
* Bir fırın kabına veya güvece doğradığın tüm sebzeleri boca et! Sanki hepsi bir araya gelmiş parti yapıyor!
* Doğradığın sarımsakları da ekle. Sarımsak, yemeğin ruhu gibidir!
* Üzerine zeytinyağını gezdir. Cömert olmaktan korkma!
* Domates salçasını da ekle. İstersen salçayı biraz sıcak su ile ezerek de ekleyebilirsin, daha kolay karışır.
* Tuzunu, karabiberini, pul biberini ve sevdiğin diğer baharatları da ekle. "Oh mis gibi olacak!" diye fısılda yemeğine.
* Tüm malzemeyi nazikçe karıştır. Parmaklarını kullanmaktan çekinme, en iyi karıştırma yöntemi budur!
* Eğer çok kuru görünüyorsa, çok az sıcak su gezdir.
* Fırın kabının üzerini alüminyum folyo veya fırın kağıdı ile kapat. Sanki yemeğin üzerini örtüp sıcacık uyutuyorsun gibi düşün.
* Önceden ısıtılmış 180 derece fırına ver. Sebzeler yumuşayana, kokusu tüm evi sarana kadar pişir. Bu genellikle 30-40 dakika sürer, ama sen yine de bir çatalla kontrol et.
Servis (Afiyet Olsun Dilekleriyle!): Fırından çıkar çıkmaz servis yap! Yanında yoğurtla efsane olur. Ekmek banmak serbest, hatta şiddetle tavsiye edilir! Bu yemek, kalabalık sofraların, spontane buluşmaların yıldızı olacak!
İşte sana en kolay, en neşeli, en "Roman tadında" tarifler! Unutma, yemek yapmak sadece karın doyurmak değildir, aynı zamanda ruhu beslemektir. Bu tariflerle mutfağında hem karnın doyacak, hem de ruhun neşeyle dolacak! Şimdiden afiyet olsun, sofranız şenlensin!
Yorumlar